Dağlardaki Buzullar Hızla Eriyor
TÜRKİYE Dağcılık Federasyonu (TDF) Lideri Prof. Dr. Ersan Başar, küresel ısınma nedeniyle dünyada ve Türkiye’de binlerce yıldır var olan dağların doruklarındaki buzulların hızla erdiğini söyledi. Dağcıların tepelere tırmanırken bunu çok net gözlemlediğini belirten Prof. Binlerce metre yüksekliğindeki zirvelerin giderek çıplak hale gelmesi büyük bir tehlike.”
Türkiye Dağcılık Federasyonu Dağcılık ve Dağ Kayağı Milli Grup Antrenörü, Dağ Kayağı Teknik Komite Üyesi ve dağ rehberi Mustafa, 4 Mart’ta bir grup dağcıyla birlikte Yaylalar köyü kırsal Olgunlar köyünde doğa yürüyüşü sırasında Necmi Can ile birlikte çığ altında kalarak hayatını kaybetti. Artvin’in Yusufeli ilçesi. Tekin’in anısına Erzurum’da bir alışveriş merkezinde fotoğraf sergisi düzenledi. Serginin protokolle birlikte açılışını yapan Türkiye Dağcılık Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Ersan Başar, elde edilen gelirle Erzurum’da bir okulun yenileneceğini söyledi. Tekin’in ölümünden bir ay önce Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremi sonrası Malatya’da arama kurtarma çalışmasıyla 19 kişiyi dağcılarla birlikte enkaz altından kurtardığını, daha sonra depremzedelere yönelik gönüllü yardım faaliyetleri yürüttüğünü belirten Başar, “Dağlar onun evi gibiydi. Hayatının büyük bir kısmı zirvelerde geçti.” “Yüzlerce sporcu yetiştirdi. Dağcılıkta çok sevilen bir insandı. O da çok sevdiği dağlarda hayatını kaybetti. Onun hatırasını yaşatmak için Erzurum’da Mustafa Tekin fotoğraf standını açtık” dedi.
‘ZİRVELER ÇOK BAŞLIYOR’
Son dönemde iklim değişikliği ve küresel ısınma nedeniyle özellikle Alpler, Kafkas dağları ile Türkiye’nin Ağrı ve Kaç kar dağlarında buzullarda büyük bir erime yaşandığını belirten Başar, şöyle konuştu:
“İklim değişikliği tüm dünyada aktif olarak görülüyor ve biz dağcılar olarak bu durumdan çok etkileniyoruz. Çünkü tırmandığımız rotalarda buzulların yer değiştirmesi ve buzulların küçülmesi nedeniyle tırmanma rotaları da değişiyor. bu bölgelerde taşların düşmesi, iklim değişikliğinin etkisiyle buzulların erimesi ve kar yağışı da meydana geliyor.” Bu bölgelerdeki kıtlığın büyük bir olumsuzluk olduğunu düşünüyoruz. Elbette havzalardaki su yataklarına da olumsuz etkileri oluyor. Özellikle tırmanışta sorun yaratıyor. Normalde tırmanışta bir önceki yılda yapılan tırmanış rotası değişir. Buzulların erimesi ve bölgedeki kar kütlesinin az olması sonucu güzergah değişikliği meydana geliyor. Bu da meydana gelir. Tırmanıcının o bölgede daha dikkatli olmasını gerektiriyor. Bu bölgelere dikkat edilmediği takdirde kazaya sebep olma riski çok yüksektir. Kar yağışının az olması ve buzulların önemli ölçüde küçülmeye başlaması tüm insanlığı olumsuz etkiliyor. Özellikle su yataklarının yerleri değişmektedir. Bölgede su azalıyor. Bütün bunlar olumsuz etkiler. Bu nedenle iklim değişikliği konusunda her zaman duyarlı olmamız gerekiyor. Bunlar elbette iklim değişikliğinin etkileri, mevsim geçişleri ve mevsim geçişlerindeki hızlı süreçlerdir. Özellikle mevsim geçişlerimizde kısa olan bahar dönemlerini dikkate almamız gerekiyor. Bunlar en büyük olumsuz etkiler, mevsim hızla değişiyor. Bu da ara geçişlerde süreyi kısaltır. Bunların hepsinin olumsuz etkileri var. Ani şiddetli yağışlar, ani kar yağışı veya uzun süre kar yağmaması gibi etkiler bu iklim değişikliği nedeniyle gördüğümüz sonuçlardır. Buzul çağlarından bu yana normalde milyonlarca yılda oluşan buz kütlelerinin, 20 yıldır dağlarda yaptığımız gözlemlerde tamamen eridiğini görebiliyoruz. Normalde görmememiz gereken ve çok küçük olması gereken bu değişiklikler çok hızlı bir şekilde gerçekleşiyor. Küresel ısınmayla ilgili acil önlemler almamız gerekiyor. Her yıl yurt içi ve yurt dışında gerçekleştirilen tepe tırmanışlarında buzulların geçen yıla göre gözle görülür şekilde eridiğini görebiliyoruz. Binlerce metre yüksekliğindeki zirvelerin giderek çıplak hale gelmesi büyük bir tehlike” dedi.